NET TÜRK TV
İstanbul'un Çekmeköy ilçesinde bulunan askeri arazinin dönüşüm süreci, hem yerel halk hem de şehir planlamacıları arasında büyük tartışmalara yol açtı. Eskiden askeri kullanımda olan bu arazi, şimdilerde büyük bir lüks konut projesine ev sahipliği yapıyor. 456 konutluk projede, 3+1 dairelerin satış fiyatı 18 milyon TL olarak belirlenmiş durumda.
DÖNÜŞÜM SÜRECİ
İstanbul Planlama Ajansı (İPA) Başkanı Buğra Gökce, sürecin detaylarını sosyal medya hesabından paylaştı. Gökce'nin açıklamalarına göre, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 2018 yılında yaptığı açıklamada askeri arazilerin hiçbir zaman rant amaçlı kullanılmayacağını belirtmişti. Ancak, Çekmeköy'deki askeri arazi, bu açıklamanın aksine, adeta beton yığınına dönüştü.
2018'de askeri arazi, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından "rezerv yapı alanı" olarak ilan edildi. 2019 yılında, bu arazinin 200 bin metrekarelik bir kısmına inşaat izni verildi. Başlangıçta, bu bölüm Emlak Konut GYO'ya ihalesiz olarak satıldı.
2021'de, 860 bin metrekarelik eski askeri alan için yeni bir plan hazırlandı. Bu plan kapsamında, 355 bin 881 metrekarelik alan konut ve ticari birimler için ayrıldı. Bu bölüm de TOKİ tarafından 937 milyon TL bedelle Emlak Konut GYO'ya ihalesiz olarak satıldı. Bu süreçte, arazinin önemli bir kısmı yapılaşmaya açıldı.
HUKUKİ SÜREÇ
Ağaçlarla kaplı kışla arazisinde, 2022 yılında mahkeme tarafından imar planlarının iptal edilmesi, sürecin hukuki yönünü gündeme getirdi. Mahkeme kararından sonra, bakanlık yeni bir imar planı hazırladı. Ancak, Haziran 2022'de onaylanan 1/1000 ölçekli uygulama imar planında, önceki planlara kıyasla önemli bir değişiklik yapılmadı. Bu durum, mevcut alanın konut ve ticari kullanımına devam edilmesi anlamına geldi.
ELEŞTİRİLER
Yeni konut projesi, İstanbul’un önemli yeşil alanlarından birini betonlaştırırken, şehrin deprem riski gibi acil konularına yeterince dikkat edilmediği eleştirisini beraberinde getiriyor. Projede yer alan 3+1 dairelerin 18 milyon TL'lik yüksek fiyatı, özellikle sosyal ve ekonomik eşitsizliklere dikkat çekiyor. İstanbul'un hızlı büyüyen inşaat sektörünün, şehrin deprem riskine karşı daha dayanıklı ve sürdürülebilir konut politikaları geliştirmesi gerektiği vurgulanıyor.
Çekmeköy'deki askeri arazinin dönüşümü, hem şehir planlaması hem de sosyal adalet açısından önemli soruları gündeme getiriyor. Kentin geleceği için bu tür projelerin daha kapsamlı ve şeffaf bir şekilde ele alınması gerektiği belirtiliyor.