ANALİZ ' HABER - Türkiye'de devletin bir türlü çözümleyemediği, halkın cebinden çıkan her kuruşun hesabının verilmediği bir alanda daha adrese teslim bir ihale hazırlanıyor. Araç muayene istasyonlarının 20 yıllığına özelleştirilmesi kararı, şeffaflık ve adalet ilkelerinin bir kez daha rafa kaldırıldığını gösteriyor.
BİR İHALE, BİNLERCE SORU
Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın (ÖİB) araç muayene istasyonlarıyla ilgili açtığı ihale, tartışmaların odağında. İlk kez 2000 yılında özelleştirilen ve 2007'den bu yana TÜVTÜRK tarafından işletilen araç muayene istasyonları, 10 Ocak'ta yeniden ihaleye çıkıyor. Ancak bu kez şartnameler öyle bir hazırlanmış ki, ihaleye girebilecek tek firma yine TÜVTÜRK gibi görünüyor.
ŞARTNAME Mİ, BARRİKAT MI?
İhaleye katılmak isteyen firmaların en az 5 yıl süreyle araç muayene sektöründe işletici veya alt işletici olarak faaliyet göstermiş olması ve 5 yıllık bir periyotta en az 1 milyon araca muayene yapmış olması gerekiyor. Türkiye'de bu şartları sağlayabilecek başka bir firma olmadığına göre, ihalenin sonucu şimdiden belli değil mi?
GEÇİCİ TEMİNAT: 15 MİLYON TL
İhaleye katılmanın bedeli de cabası. Her bir bölge için ayrı ayrı 15 milyon TL geçici teminat isteniyor. Şartname ücreti ise tam 750 bin TL! Sadece şartnameyi görmek için bile küçük bir servet ödemeniz gerekiyor. Bu durumda, rekabetin ve adil bir yarışın olabileceğini söylemek mümkün mü?
KAMU ZARARI VE HİZMET KALİTESİ
TMMOB Makine Mühendisleri Odası Teknik Güvenlik Çalışma Grubu'ndan Ali Ekber Çakar, bu ihalenin kamu zararına yol açacağını ve hizmet kalitesinin düşeceğini söylüyor. "Hizmetin özel sektörün inisiyatifine bırakılması, ticari kar elde etme arzusunu kamu yararının önüne geçirir" diyor. Haksız mı?
DENETİM MEKANİZMALARI YETERSİZ
Araç muayene hizmeti, trafikte seyir güvenliğini doğrudan etkileyen bir alan. Ancak denetim mekanizmalarının yetersizliği, bu alanda ciddi riskler doğuruyor. Araç muayene istasyonlarının eksikliği ve mevcut sistemde yaşanan aksaklıklar, şeffaflık ve adaletin sağlanmasını zorlaştırıyor.
KUSURLAR TABLOSU SIR GİBİ SAKLANIYOR
2007-2021 yılları arasında kamuya açık olan kontrol kriterlerindeki kusurlar tablosu, 2021'den beri erişime kapatıldı. Neden? Halkın, araçlarının neye göre muayene edildiğini bilmeye hakkı yok mu? Şeffaflık ilkesi nerede kaldı?
TEKNOLOJİK GELİŞMELER YOK SAYILIYOR
Elektrikli ve hibrit araçların sayısı her geçen gün artarken, muayene kriterleri bu araçları kapsamıyor. Kusur tablosunda elektrikli araçlar için ek muayene maddeleri bulunmuyor. Gelişen teknolojiye ayak uyduramayan bir sistem, güvenliği nasıl sağlayacak?
KAMU YARARI MI, TİCARİ KAZANÇ MI?
Bu ihale, kamu yararını mı gözetiyor yoksa belirli şirketlerin ticari kazançlarını mı artırıyor? İhale şartları, rekabeti engelleyici ve adrese teslim nitelikte. Bu da akıllara pek çok soru getiriyor.
ŞEFFAFLIK VE HESAP VEREBİLİRLİK NEREDE?
Devletin asli görevlerinden biri olan denetim ve güvenlik hizmetleri, özel sektörün insafına bırakılıyor. Üstelik bu süreçte şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkeleri tamamen göz ardı ediliyor.
NE YAPILMALI?
- Süreç şeffaf olmalı ve tartışmaya açılmalı.
- Muayene mevzuatı AB standartlarına uygun hale getirilmeli ve güncellenmeli.
- Ağır taşıtlar için ek muayene kriterleri belirlenmeli.
- Mesleki birikimler ve uzman görüşleri dikkate alınmalı.
SONUÇ OLARAK...
Bu ihale, devletin halkına karşı olan sorumluluğunu yerine getirmediğinin bir göstergesi. Şeffaflık ve adalet ilkelerinin yok sayıldığı bir ortamda, kamu yararından söz edilebilir mi? Halkın cebinden çıkan paraların nereye gittiği, nasıl harcandığı bilinmezken, güvenlik ve denetim hizmetlerinin kalitesinden nasıl emin olabiliriz?