NET TÜRK TV / 2. BÖLÜM

GERÇEK'HİKAYE - Rojin Kabaiş, gözlerden uzakta, küçük bir üniversite yurdunda yaşıyordu. Sessizliğin gölgesine sığındığı o günlerde, kalbinin derinliklerinde bir huzursuzluk büyüyordu. Hayat, onun etrafında akıp giderken, o kendini bu akışa ait hissetmiyordu. Toplumun, ailesinin, arkadaşlarının ona biçtiği kalıplardan sıyrılmak istiyordu. Kendi kimliğini arıyordu; özgürlüğü, gerçeği ve belki de kendisini bulmak için yanıp tutuşuyordu.

Bir gün üniversite kütüphanesine gitti. Raflar arasında dolanırken, gözleri bir kitaba takıldı: Sait Faik Abasıyanık'ın “Kayıp Aranıyor adlı romanı. Kitap, yıpranmış kapağına rağmen hala bir ağırlık taşıyordu. Rojin, kitabın sayfalarını karıştırdı, Nevin’in hikayesini keşfetmeye başladı. Toplumun ona biçtiği rollere uymayan Nevin, tam da Rojin’in içinde yaşadığı karmaşayı anlatıyordu. Kütüphaneden ayrılırken, Rojin artık sadece bir romanın değil, kendi ruhunun derinliklerine yolculuğa çıkmıştı.

KAYIP ARANIYOR / Sait Faik Abasıyanık

Sait Faik Abasıyanık’ın "Kayıp Aranıyor" romanı, zengin bir ailenin kızı olan Nevin’in, toplumun ona biçtiği rollerden ve hayatının monotonluğundan kurtulma arayışını anlatır. Nevin, annesi ve kocasının baskıcı beklentileri arasında sıkışmış, mutsuz bir kadındır. Kendini bulmak amacıyla kaçış yolları arar ve Boğaz kıyılarında yalnız yürüyüşler yaparak, toplumdan uzaklaşmış insanlarla tanışır. Bu süreçte, modern hayatın getirdiği yalnızlık ve kimlik bunalımıyla yüzleşir. Sonunda, Nevin'in arayışı, onun kayboluşuyla sonuçlanır; bu kaybolma, aynı zamanda kendi özgürlüğüne kavuşma isteğinin bir sembolüdür. Roman, bireyin toplumla olan çatışmasını ve modern dünyanın yalnızlaştırıcı etkilerini etkileyici bir dille işler.

Geceleri uyuyamadığında, Nevin’in özgürlük arayışına dalıyordu. Onun sokaklarda, yollarda, yalnızlıkla, belirsizlikle yaşadığı serüvenleri okudukça, kendi içinde yankılanan sorular daha da büyüyordu. Nevin’in cesareti ona ilham veriyordu; dünyadan kaçıp kendini bulmaya çalışması, Rojin’e dokunuyordu. Rojin, bir gün cesur olmaya karar verdi. Bilgisayarın başına geçti ve Google’a basit ama ağır sorular yazdı: “Otopsi nasıl yapılır?” ve “Öldükten sonra cennete nasıl gidilir?” Bu sorular belki de kaçışının bir işaretiydi. Nevin’in kayboluşuyla Rojin’in ruhundaki boşluk, şimdi tam anlamıyla buluşmuştu.

O günlerde, Rojin’in son olarak yaptığı bir arama, Molla Kasım Köyü’nü gösteriyordu. Van Gölü’nün kıyısındaki bu küçük köy, onun içinde yankılanan bir şeyleri simgeliyordu. Belki de huzuru bulabileceği bir yer arıyordu. Google Haritalar’da köyün kıyısına baktı; masmavi suyun, yeşil çayırların resmini seyretti. Gözleri uzaklara daldı; ruhu, ona ait olmadığını düşündüğü bu dünyadan çoktan kopmuştu.

MOLLA KASIM 

Molla Kasım Köyü, Van Gölü çevresindeki konumu ve doğal güzellikleriyle bilinirken, geleneksel olarak da bazı dini özelliklere sahiptir. Köyde bulunan Kara Şeyh Türbesi çevresinde İslami dönem mezar kalıntıları ve hazire alanları bulunmaktadır. Bu hazireler, köyün geçmişindeki dini ve kültürel derinliği göstermektedir. Mezarlıklarda bulunan mezar kalıntıları Orta Çağ ve Osmanlı tarihleri ​​tarihlenir ve bu mezar taşları, bölgedeki geleneksel olarak anlatılır. Bu alandaki mezar taşı toplantılarında, kandil motifleri ve çiçek gibi semboller sıkça görülür, ki bu da dönemin İslami estetik anlayışını yansıtır.

Molla Kasım, tasavvuf literatüründe özellikle Yunus Emre ile bağlantılı bir figür olarak anılır. Rivayetlere göre Molla Kasım, Yunus Emre'nin şiirlerini değerlendiren bir figür olup, sert eleştirileriyle bilinmektedir. Bu anlamda Molla Kasım, İslam düşüncesindeki farklı yorumların bir simgesi olarak da algılanabilir.

Anadolu'nun efsanevi sesi! Anadolu'nun efsanevi sesi!

Köyün genel olarak İslami motiflerle süslenmiş tarihi mezar taşları ve dini figürleri barındıran bir yer olması, onun kültürel ve dini zenginliğini göstermektedir. Van Gölü yönündeki bu köy, hem doğal hem de tarihi değerleri ile kayıt için önemli bir noktadır.

Bir gün, o kayboluş gerçeğe dönüştü. Rojin, kendine bir yolculuk seçti. Ailesi, arkadaşları, herkes onu arıyordu; ama Rojin bulunmak istemiyordu. Tam 18 gün sonra, Van Gölü kıyısında bir bahçe sulayan köylü, Rojin’in bedenini buldu. Sessizliğe bürünmüştü; sanki huzuru bulmuş gibi sakin bir ifadeyle orada yatıyordu. Şehirde yankılanan kayıp haberleri, şimdi acı bir gerçekliğe dönüşmüştü.

Onun ardından yapılan araştırmalarda, Google’daki son aramaları bulundu: “Ölen kişinin banka hesabındaki paraya ne olur?” ve “Otopsi nasıl yapılır?” gibi sorularla doluydu arama geçmişi. Herkes Rojin’in neler yaşadığını merak ediyordu. Belki de sadece kendine yolculuk yapıyordu; belki de yalnızca anlam arıyordu bu dünyada. Rojin’in kitap olarak yanına aldığı “Kayıp Aranıyor” romanı, onun içsel savaşının bir yansımasıydı. Nevin gibi, kendine çizilen sınırlardan kaçmış, kaybolmayı seçmişti.

KARA ŞEYH 

Kara Şeyh, Molla Kasım Köyü'nde yer alan bir türbeye sahip olan önemli bir dini figürdür. Kara Şeyh'in kimliği ve etkisi hakkında, köy halkının bu türbeyi ziyaret ederek çeşitli dileklerde bulunması ve kendisini manevi bir koruyucu olarak görmesiyle ilgili hikayeler anlatılmaktadır. Türbe, İslami döneme ait mezar taşlarıyla süslenmiş bir hazire alanında bulunur. Mezar taşlarının Osmanlı dönemine kadar uzanan işçilikleri, Kara Şeyh Türbesi'nin kültürel ve dini önemini yansıtır.

Rivayetlere göre, Kara Şeyh özellikle halk arasında koruyucu olarak anılmaktadır. Türbesinden alınan toprağın, uzakta olanların sağ salim dönmelerine yardımcı olacağına inanılır ve çeşitli kerametler gösterdiği anlatılır. Bu tür manevi uygulamalar, Kara Şeyh'i halk arasında daha da önemli hale getirmiştir ve köydeki türbesi ziyaretçileri kendine çeker. Onun bağlı olduğu tarikatta, müridlerini irşad eden ve manevi olgunluğa ulaştıran bir lider olarak tanınır. Bu bağlamda, Kara Şeyh ve onun türbesi, bölge halkının manevi yaşamında önemli bir yer tutmaktadı

Rojin’in hikayesi, onun yaşadığı zorlukları anlamak isteyenlerin elinde kalmıştı. Google’daki soğuk arama geçmişi, sessiz gecelerde duyulan bir fısıltı gibiydi. Herkes onun gitme nedenini anlamaya çalışırken, belki de Rojin yalnızca ait olmadığını hissettiği bir dünyadan kaçmıştı. Belki de Nevin gibi, özgürlüğü ve huzuru bulmak için kaybolmayı seçmişti.

Ve böylece, Rojin Kabaiş’in adı, kayıplar arasında anılmaya başlandı. Onun hikayesi, her insanın derinliklerinde saklı kalan bir arayışı, bir boşluğu anlatıyordu. Hayatın sunduğu rollerden kaçmak isteyen herkes, Rojin’in adımlarında kendi sessizliğini buluyordu. Sait Faik’in karakterleri gibi, o da bu dünya için belki de fazla derin, fazla gerçekti. Ve şimdi, gözlerden uzak, Van Gölü’nün sessizliğinde kendi huzuruna kavuşmuştu.

www.netturk.com.tr

Editör: Haber Merkezi