Zülfü Livaneli'nin "Aklını Kiraya Verme Delikanlı" başlıklı yazısı, gençlerin sosyal medyada karşılaştığı dezenformasyonun ve Atatürk'e yönelik sistematik karalama kampanyalarının eleştirisini içeriyor.
Yazı, tarihsel bilinçten yoksun gençlerin kolayca manipüle edilebildiğini ve bu durumun Türkiye’nin geleceği için büyük bir tehlike oluşturduğunu vurguluyor.
Livaneli, gençlerin tarihsel figürler hakkında yanlış bilgilendirilmelerinin, onları Mustafa Kemal Atatürk ve onun mirasına karşı düşmanlaştırdığını belirtiyor.
KARALAMA KAMPANYASI
Livaneli, sosyal medya platformlarında gençleri hedef alan içeriklerin Atatürk'ü ve Cumhuriyet’in değerlerini zedelemeye yönelik olduğuna dikkat çekiyor. Bu videolarda Atatürk'ün Çanakkale Cephesi'nden kaçtığı, Sakarya Savaşı'nda bulunmadığı gibi iddialarla gençlerin zihinleri bulandırılıyor.
Bu tür iddiaların asılsız ve tarihsel gerçeklikten uzak olduğunu vurgulayan Livaneli, bu içeriklerin bilinçli olarak yayıldığını ve bir çeşit psikolojik savaşın parçası olduğunu belirtiyor.
GENÇLERİN MANİPÜLASYONU
Yazıda, tarihsel gerçeklerin çarpıtılmasıyla gençlerin nasıl manipüle edildiği anlatılıyor. Livaneli, özellikle Mustafa Kemal’in annesi ve ailesi hakkında ortaya atılan iftiraların, toplumun bölünmesine ve kutuplaşmasına neden olduğunu söylüyor.
Bu tür dezenformasyonun kaynağını, akıl sağlığını yitirmiş kişilerin yazdığı uydurma kitaplara dayandıranlar olduğunu belirtiyor. Bu kişiler ve gruplar, Türkiye'nin modernleşme ve laikleşme sürecine karşı çıkarak gençleri kendi ideolojik amaçları doğrultusunda yönlendirmeye çalışıyor.
HALKIN GÖNLÜNDEKİ YERİ
Livaneli, yazısında Atatürk'ün halkın gönlündeki sevgisinin Cumhuriyet’in en sağlam dayanağı olduğunu belirtiyor. Atatürk'ün mirasının, halkın gönlünden silinemeyeceğini ifade ederken, sosyal medyada yürütülen karalama kampanyalarının bu sevgiyi yok etmeyi amaçladığını anlatıyor.
Bu noktada, gençlerin tarihsel bilgiye dayalı bir bilinç geliştirmeleri gerektiğini ve sosyal medyada gördükleri her içeriğe sorgulayıcı bir bakış açısıyla yaklaşmalarının önemini vurguluyor.
ATATÜRK'ÜN REFORMLARI
Livaneli, Osmanlı'nın son dönemlerindeki durumu ve Cumhuriyet’in kuruluşuyla başlayan modernleşme çabalarını ele alıyor. Atatürk’ün Anadolu’yu geri kalmışlıktan kurtarmak için başlattığı reformların, bu sürecin en önemli adımları olduğunun altını çiziyor.
Yazıda, Atatürk’ün dönemin zorlu koşullarına rağmen halkı eğitmeye, sağlık hizmetlerini geliştirmeye ve ekonomik kalkınmayı sağlamaya yönelik çabaları detaylandırılıyor. Bu çabaların başarısız gösterilmeye çalışılmasının, aslında Cumhuriyet’in temellerine yönelik bir saldırı olduğu vurgulanıyor.
SOSYAL DİRENİŞİN ÖNEMİ
Yazı, halkın Atatürk’e duyduğu sevginin zamanla bir direniş hareketine dönüştüğünü ifade ediyor. Livaneli, bu sevginin ve bağlılığın dış güçler tarafından ve onların Türkiye’deki işbirlikçileri tarafından yıkılmak istendiğini belirtiyor.
Sosyal medya platformlarında yürütülen bu tür dezenformasyon kampanyalarının, sadece Atatürk’ü ve onun mirasını hedef almakla kalmayıp, aynı zamanda Türkiye’nin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesini de zayıflatmayı amaçladığını ifade ediyor.
GENÇLERE ÇAĞRI
Livaneli, yazının sonunda gençlere bir çağrıda bulunarak, tarihi öğrenmenin ve doğru bilgiye ulaşmanın önemini vurguluyor. Tarihsel figürler hakkında bilgi sahibi olmanın ve bu bilgiyi akıl süzgecinden geçirerek analiz etmenin, gençlerin geleceği inşa etme süreçlerinde ne denli önemli olduğunu hatırlatıyor.
Dezenformasyonun yaygın olduğu bir dönemde, gençlerin bilgiye ve gerçeklere olan bağlılıklarının, toplumun geleceği için büyük bir öneme sahip olduğunu belirtiyor.
Livaneli'nin yazısı, hem geçmişi hem de günümüzü ele alarak gençlerin tarihsel bilinçten yoksun olmasının getirdiği tehlikelere işaret ediyor. Sosyal medya üzerinden yürütülen dezenformasyon kampanyalarının gençleri nasıl etkilediğini ve bu durumun Türkiye’nin geleceği için neden kritik olduğunu tartışıyor.
Livaneli, gençlere çağrıda bulunarak, tarihi doğru kaynaklardan öğrenmeleri ve bilinçli bir şekilde hareket etmeleri gerektiğini vurguluyor. (Yazının tamamını ve detaylarını Gazete Oksijen’de okuyabilirsiniz: Gazete Oksijen)
